Akşehir’de iyiliğin 5 harfli adresi Akşehir Kültür Sağlık Eğitim Vakfı (AKSEV) 27.yılına girdi.
Kuruluşundan bugüne burs yüzlerce öğrenciye burs; ilaçtan yiyeceğe, yakacaktan giyeceğe binlerce insanın derdine derman olan içinde bulunduğumuz Pandemi dönemindede vatandaşın her daim yanında olan AKSEV 27. Yılını kutluyor. 27 yıl önce kurulan ve kurulduğu günden bu yana kimsesiz ve yaşlılarımıza sıcak yemek, öğrencilere burslar, ayni ve nakdi yardımlarla ihtiyaç sahiplerinin sığındığı liman, hayırseverlerin ise güvenilir adresi olan AKSEV 27. yaş gününü kutluyor. AKSEV yönetimi, vakfın 27. yaş günü nedeniyle vakfa yardım eden ve destek sağlayanlar olmak üzere kişi ve kurumlardan oluşan yaklaşık bin kişiye “El Ele 27 Yıl” sloganı ile teşekkür belgesi vererek, Nasreddin Hoca hediyelik eşyalarından hediye ediliyor. Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Karataşlı’nın imzasıyla gönderilen teşekkür belgesinde aşağıdaki ifadeler kullanılıyor;
“1998 yılında kurulan AKSEV, sizin desteğiniz ile 27 Yıldır her ihtiyaçlı insanın,taleplerine cevap verebilmek için var gücü ile çalışmaktadır.Akşehir’de ’İyiliğin Beş Harfli Adresİ’ olmuştur.
Siz; komşusu aç yatarken tok yatanlar bizden değildir dediniz.Bizler; desteğiniz ile her gün 500 ihtiyaç sahibi insana vakıf aşevimizde pişen sıcak yemeği ekmeği ile birlikte sefer tasları ile evlerine kadar ulaştırdık,ulaştırmaya devam ediyoruz.
Siz; Ramazanda yardımlaşalım dediniz.Bizler; desteğiniz ile şehrin farklı noktalarına yemek dağıtım çadırları kurup binlerce ihtiyaç sahibi insana iftar yemeği ulaştırdık ,ulaştırmaya devam ediyoruz.Siz; kurbanımızı paylaşalım dediniz.Bizler; desteğiniz ile kurbanınızı dini vecibelere uygun,sıhhi şartlarda kesip bir kısmını et bir kısmını da sıcak yemek olarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık, ulaştırmaya devam ediyoruz.Siz; ülkemizin güzel geleceği için gençler okumalı dediniz.Bizler; desteğiniz ile başta başarılı ve ihtiyaç sahibi olan yüzlerce üniversite öğrencisine karşılıksız burs verdik, vermeye devam ediyoruz.Ülkemizin ve şehrimizin en ücra köşesindeki köy okullarına kitap,defter,kalem eğitim araçları ulaştırdık, ulaştırmaya devam ediyoruz.Siz; milli servet heba olmasın bir insana fayda olsun dediniz.Bizler; desteğiniz ile kullanılmayan ilaçları tasnif ederek reçetelerini temin edemeyen ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık ,ulaştırmaya devam ediyoruz.Siz; fiziksel ve bedensel engelli insanlara ayrı bir önem verilmeli dediniz.Bizler; desteğiniz ile yüzlerce engelli insana cihaz,tekerlekli sandalye ve akülü araç ulaştırdık,ulaştırmaya devam ediyoruz.Siz; hayatın her alanında ihtiyaçlar giderilmeli dediniz.Bizler; desteğiniz ile binlerce aileye giysi,ayakkabı,ev eşyası ve yakacak ulaştırdık, ulaştırmaya devam ediyoruz.Siz; bir yetim yada öksüz çocuk gülerse dünya güler dediniz.Bizler; desteğiniz ile yetim ve öksüz çocuklara tüm desteklerinizi ulaştırdık, ulaştırmaya devam ediyoruz.Siz; kimsenin onuru kırılmasın dediniz.Bizler; desteğiniz ile Vakıf bünyesinde oluşturduğumuz turistlik eşya hediyelik atölyesi ile birlikte onlarca ihtiyaç sahibi kadına ve engelli arkadaşımıza iş imkanı sağladık, sağlamaya devam ediyoruz.Sayın hayırseverimiz bu anlamda, Anadolu’nun küçük bir şehrinde AKSEV markası olmayı başarmamızın en büyük mimarı şüphesiz ki sizlersiniz. Sizler ki bu topraktan kazanılanı bu toprakların insanına yatırmak ile en büyük hayra vesile oldunuz. Yaptığınız her türlü ayni, nakdi, maddi ve manevi destek bir fakirin aşına, bir öğrencinin bursuna, engelli kardeşlerimizin bir derdine, yetim ve öksüz çocuklarımızın geleceğine bir katkı sağlamıştır. 20.Yılımızı kutlayacağımız 2018 yılında tüm sevdikleriniz ile mutlu ve huzurlu bir yaşam diler; başta Yönetim Kurulumuz, mütevelli heyetimiz, Vakıf çalışanlarımız, ihtiyaç sahibi ailelerimiz, engelli insanlarımız, yetim ve öksüz çocuklarımız ve tüm Akşehir halkı adına sevgi, saygı ve selamlarımı sunarım.”
İYİLİĞİN BEŞ HARFLİ ADRESİ
Akşehir’de seksenli yılların sonudur. Bir grup Akşehirli genç, çocukluk hayallerini hayata geçirmeye karar verirler. Önce amatör bir heyecanla 1987 yılında 2000YESOD çıkar sahneye. Yani “2000 Yılında Ev Sahibi Olmayı Düşünenler”. Batı Trakyalı bir Türk olan Turhan Emin’den Ordulu Kani Arslan’a kadar Akşehirli olmayan kimi gençler de “Orada bir şehir var uzakta, O şehir bizim şehrimizdir.” diyerek gruba katılırlar. Sayıları onaltıya ulaşmıştır. Aylık mütevazı aidatların toplamı arttıkça heyecan da artar. İşte tam o yıllarda mimar Cengiz Bektaş, Akşehir Evleri’ni incelemek için geldiğinde görürler ki; düşler ertelenmeden eski bir Akşehir evi satın alınarak işe başlanabilir. Harıl harıl Akşehir’in eski sokaklarında satılık ev aranır. Elde avuçtaki toplanır, yetmeyeni borç alınır. Ve nihayet Makedonya göçmeni bir kereste tüccarı tarafından 1894 yılında yaptırılan şimdiki Akşehir Evi 1991 yılında satın alınır.
İşin en başında Akşehirlilerle evde toplantılar yapılır. Akşehirli ustalarla oturulur konuşulur; unutulanlar hatırlanır, bilinmeyenler öğrenilir. Çoğu usta ya piyasanın çok altında ya da para bile almadan çalışır. Bir türkü yakarcasına “ Akşehir Evi” bütün bir şehrin oluvermiştir. 16 kişinin maddi, manevi özverisine yüzlerce Akşehirlinin müthiş coşkusu eklenmiştir. Hele o hafızalardan hiç çıkmayan 1994 yılının 11 Haziran günü.. İzdihama varan kalabalığın huzurunda 16 genç insan; Akşehir Evi’ni, analarının ak sütü gibi Akşehir’e helal ettiklerini söylerler.
Ev açıldıktan sonra günler, geceler boyu binlerce ziyaretçinin akınına uğrar. Akşehirliler çatı aralarından çıkardıkları eşyaları da mübareke niyetine getirirler. Akşehir Evi, ücret ödemeden girebildikleri, içtikleri çayın kahvenin karşılığında gönüllerinden ne koparsa Nasreddin Hoca’nın doğuran kazanına attıkları bir sivil müze olmuştur.
Ancak sevinç uzun sürmez. Bir yıl arayla 16 gençten ikisi, Ordulu Kani Arslan ve Doğan Sayın trafik canavarına kurban giderler.Ancak geride kalanlar, arkadaşlarının anılarını ödül ve burslarla yaşatacak; vefanın İstanbul’da bir semtten ibaret olmadığını herkese göstereceklerdir. Derken Tarihi Türk Evlerini Koruma Derneği’nden sevinçli bir haber gelir. Akşehir Evi “1996 Yılı Ulusal Restorasyon Ödülü” ne layık bulunmuştur. Duygu yüklü yılların ardından akıllara bir soru düşer. Akşehir Evi geleceğe nasıl taşınacaktır? Vakıf çatısında karar kılınır. Akşehir Kültür, Sağlık ve Eğitim Vakfı’nın senet taslağı hazırlanır.Kırkbir kurucu mütevelli 22 Mart 1997 günü vakıf senedini imzalayarak AKSEV’in kuruluş sürecini başlatırlar. Artık hedef büyümüş; vakıf senedinde yazıldığı gibi “ Akşehir’in doğal, kültürel ve tarihi değerlerini araştırmak, tanıtmak; bu coğrafyada yaşayanların sevgi ve dostluk içerisinde sağlıklı, mutlu bir yaşam sürmesini sağlamak” olmuştur.
13 Haziran 1998 günü AKSEV’in senedi Resmi Gazetede ilan edilerek kuruluş tamamlanır.10 Ekim 1998 günü büyük bir destekle resmi açılışını yapan Vakfın ilk icraatı 41 üniversite öğrencisine burs vermek olur.Vakıf kurucu başkanı A.Nuri Köksal yönetiminde ilk yönetim kurulundan bugüne gelindiğinde profesyonel vakıf işletmesinden mülkiyeti vakfa ait tarihi idare binasına, hediyelik eşya büfelerinden her gün iki yüze yakın yoksul insanın sıcak yemek alabildiği aşevine kadar geçen yıllar içinde AKSEV; Akşehir’de bir marka olmayı başarır. Kuruluşundan bugüne burs verilen yüzlerce öğrenci meslek sahibi olurken, ilaçtan yiyeceğe, yakacaktan giyeceğe binlerce insanın derdine derman olunur.Akşehir Postası Gazetesi olarak AKSEV’in kurucularını tebrik eder, yönetime başarılar ve Akşehir’in iyilik hareketi AKSEVe uzun ömür dileriz.
Haber / Mehmet İnce